Başlığı okuyunca muhtemelen ne alaka dediğinizi duyar gibi oluyorum.
Mantık ve önerme konularına kısaca girizgah yapıp esas konuya geleceğim. Az müsaade.
Mantık nedir? Mantık hem ilim hem de yöntem (alet, sanat) olarak ele alınmıştır. Buna göre mantık biri teorik, diğeri pratik olmak üzere iki özelliğe sahiptir. Teorik yönüyle mantıklı düşünme denilen düşünme biçimini tespit eder; bu yönüyle bir ilimdir. Pratik yönü ise bu ilmin uygulanmasını, yani akıl yürütmelerin doğruluğunu sağlayan kuralları ortaya koyma metotlarını gösterir; bu tarafıyla da bir sanattır. Mantık ilminin sanat (teknik) yönünün öneminden dolayı birçok İslâm mantıkçısı bu dalda yazdıkları eserlerine “ilmü’l-mîzân, fenn-i mîzân, lisânü’l-mîzân, mîzânü’l-ukul, mi‘yârü’l-ilm, miftâhu’l-fünûn, el-kıstâsü’l-müstakim” gibi adlar vermişlerdir…
Mantık, koymuş olduğu ölçülere uyulduğunda zihni düşüncede yanlışa düşmekten korumayı amaç edinir; kişiye, geçerli düşünce ile bozuk ve geçersiz düşünceyi birbirinden ayırt etme gücünü kazandırmayı hedefler…
Sonuçta mantık, “doğru ve tutarlı düşünme” demek olan mantıklı düşünmenin kural ve yasalarını gösteren bir ilimdir. Doğru ve tutarlı düşünme ise bütün ilimler için gerekli olan temel bir metottur. Bu sebeple ilimlerin sınıflandırılmasında mantık en başta yer almış, hatta ilimlerin ilmi sayılmıştır…[1]
Önerme Nedir? İnsan zihni herhangi bir şey hakkında bilgi edinirken iki aşamalı bir süreçten geçer. Önce düşüncenin yapı taşları durumundaki kavramlara başvurur, ardından bu kavramları kullanarak hükümlere yani önermelere ulaşır. Bu açıdan mantığa dair eserler kavram ve önerme mantığı diye iki kısım halinde değerlendirilir. İlk kısımda terimler (elfâz), tarifi meydana getiren temel elemanlar ve kategoriler incelenir; ikinci kısımda önermeler, kıyas ve çeşitleriyle ispat şekilleri söz konusu edilir.[2]
Önerme Mantığı ve İspatlar:
• Mantık önermelerin doğruluğunu kanıtlamak için kullanılır.
• Önermenin ne olduğu ile ilgilenmek yerine bazı kurallar koyar ve böylece önermenin genel formunun geçerli olup olmadığını yargılar.
• Mantığın bize sağladığı kurallar, belirtilen aşamalardan çıkan sonucun tutarlı olup olmadığını veya sonucun doğruluğunun ispatlanması aşamasındaki basamaklarda hatalı bir kısmın bulunup bulunmadığını değerlendirmemizi sağlar.[3]
Bu kadar açıklamayı neden yaptık. Elbette mantık dersi vermek için değil.
Siyasilerin önerilerindeki mantık metodolojisini kavramak için elbette.
Gelelim esas meseleye.
Bay Kemal’in vergilendirme ile ilgili önerileri vardı hatırlarsınız. [4]
Ulusal Kanal’ın Youtube kanalında yayınlandığından; haberin doğru olduğunu kabul ediyoruz.
Öneri No 1: Uyuşturucu ticareti yapan adamdan vergi alacaksın
Öneri No 2: Organ ticareti yapan adamdan vergi alacaksın.
Öneri No 3: Kara para ile devleti dolandıran adamdan vergi alacaksın.
Peki bu kadarı kafi mesele anlaşıldı. Öneriler mantıklı görünüyor değil mi?
Şimdi önerme mantığı ile çözümlemelere girişelim.
Önerme No 1: Mantıklı olan her şey kanunidir.
Önerme No 2: Mantıklı olan her şey ahlakidir.
Çözümlemeler 1: Uyuşturucu kaçakçılığı kanuni midir?
2: Uyuşturucu kaçakçılığı ahlaki midir?
Cevap. Uyuşturucu kaçakçılığı kanunen suçtur. TCK’nın “Kazanç Müsaderesi” başlıklı 55. maddesi; “Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilir. Bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir.
Müsadere konusu eşya veya maddi menfaatlere el konulamadığı veya bunların merciine teslim edilmediği hallerde, bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilir”
hükmünü havidir.
Yani konusu suç olan gelir kanunen müsadere edilir yani tamamına el konulur. Vergilendirme ise suç unsurunun kanuniliği demektir ki buna müsaade edilemez.
Diğer önerilerin de konuları kanunen suçtur. Yani vergilendirilmek yerine ele geçirilen meblağın tamamı müsadere edilir ve suçlular cezalandırılır.
Üstelik bu önerilerde bahsi geçen konular ahlaki değildir, Kamı vicdanını yaralar niteliktedir.
Diğer maddelere de teker teker bakıp konuyu uzatmayacağım. Aynı meted ile çözümlemesi yapılabilir.
Bay Kemal’in partisinde pek çok hukukçu vardır. Malum Bolumuzun Belediye Başkanı da CHP’li ve Hukukçudur.
Peki nasıl oluyor da bu kadar hukukçu, konusu suç olan öneriler karşısında ses çıkartmıyor ve yanlışın var Bay Kemal demiyor.
El cevap. Malum zihniyetin şakşakçısı gazeteler tarafından bir zamanlar Genelev Patroniçesi Manukyan’ı vergi rekortmeni ilan ederek gazetelerinin başlıklarını günlerce fuhuş vergisinin endamlı puntoları ile süslemişlerdi. O zamanlar sosyal medya bu kadar yaygın değildi. Her şeyi boyalı basın belirler, onlar her şeyin doğrusunu bilirlerdi. Hükümetleri indirir seçimlerin galiplerini onlar pazarlayıp reklam ederlerdi.
Zaman değişti. Borular sosyal medya ayağına düştü. Boyalı basının borusu tıkandı.
Z kuşağının bunları bilmeye hakkı var.
Her ne kadar %25 bir kitle var ise sormayan, mantık yürütmeyen. Bu ne şimdi demeyen.
Bilin istedim.
Ahmet TÜRKAN