Emekli Tümgenerel Naci BEŞTEPE’nin İlk Kurşun adlı internet sitesinde 18 Haziran 2012 tarihinde yayınlanan yazısına demokratik kurallar dahilinde bir cevaptır.

 

Emekli Paşamız elbette demokratisiyi çok abartmış olmalı ki müstafi Genelkurmay Başkanı ve Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlarının toplu isyanını toplu istifa olarak algılamış. Paşamıza emeklilik pek yaramamış çok demokratik olmuş. Paşamızın yazısına satır satır ve de hatırı sayılır bir asker cevabıdır.

 

 

HERKESE NASİP OLMAZ[1]

Naci Beştepe
18 Haziran 2012

• Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları istifa etmişti.
  Demokratik kurallar içerisinde gösterilen bir tepki idi.

Askerlik kendi içinde demokratik değildir Sayın Paşam. Emir komuta ve mutlak itaati esas alan bir meslek nasıl demokratik olabilir. Madem demokratik kurallar vardı da neden son 50 yılda 2 darbe 2 muhtıra bir e-muhtıra yaşadık. Neden demokrasinin beşiği Avrupa’da darbeler olmuyor da zoraki demokrat Türkiye’de ikide bir asker kendine vazife icad ediyor.

• Kamuoyuna verilmek istenen mesaj/mesajlar vardı.

Asker kamuoyuna mesaj veremez. Darbe ve vesayet zihniyetinin ürünü olan kamuoyuna mesaj vermek darbeye teşebbüs suçudur. 4 Generalin toplu istifası toplu isyandır ve cezalandırılması gerekirdi, yapılmadı. Yani aslında affedildiler. Cezalandırılmaları lazım iken demokratik kurallara uyulup bir sonraki komutan görevlendirilmiştir.

• 
  Altı saat içinde Başbakan ve Cumhurbaşkanı ile görüşerek boşalan koltuğu doldurdu. İstifalar tartışılamadı bile.

Çok şaşırmış bir haliniz var. Demokrasi işte böyle bir şey. Anlayamamışsınız.

• Kendisi J. Gn. K idi. Normalde istifalara katılması beklenirdi.

 

Toplu isyana katılmayan komutanı eleştirmenizi demokrasi ile nasıl ilişkilendirdiniz, anlaşılamadı.

• Zayıf olasılıkla, istifa edenlerce devam etmesi istenmiş olabilir. Kuvvetli olasılık ise istifa etmeyi kabul etmemiş olmasıdır.
  Hiç olmazsa 2-3 gün beklese, sonra gene koltuğu kabul etseydi bile yeterdi.
  Sayesinde istifalar güme gitti.

 

Yani işlerin rayında gitmesini anlayamadınız; öyle mi?

 

• YAŞ toplantılarında oturma düzeninde değişiklik yaparak Başbakan’ın yanında oturmaya son verdi.TSK’nın itibar kaybetme sürecine gönüllü katkı verdi.

 

Normalleşme başladı diyelim paşam…

• YAŞ’da iplerin el değiştirdiğini gösterdi.
  Oturum fotoğraflarını Orduevlerinin panolarında sergilettirerek gözlerin içine soktu.
• 30 Ağustos Zafer Bayramı sanki eğlence imiş gibi, şehitler bahane edilerek kutlanmamasına yol verdi. İptal talep eden beyler düğünlerde boy gösterip göbek attı.

 

Asker teröristle çatışırken golf oynayan paşaları unuttun galiba. Bu sıkıntıların çoğu bu yüzden. Bu sözleri keşke sarf etmese idiniz.

 

• Topuk selamı ve belden iki büklüm eğilmesi ile medyada geniş yer buldu.
  “Asker eğilmez” ilkesini de ikiye büktü.
  “Eğilmedi, flaşlardan dolayı öyle görüldü” sözleri ise gülünçtü.

 

Asker başkomutana selam verir paşam. Emekli olunca topuk selamını unutuvermişsiniz.

 

• 27 Aralık Garnizon Koşusu’nun; KHO- Gençlik Cad.-Anıtkabir güzergahından yaptırılmasına sessiz kaldı. Ankaralıların askerleri görmemesi için daha iyisi olamazdı.

 

Sincan’da tankları halkın asker görmesi için mi yürümüşlerdi Paşam? Balans ayarı demişlerdi halbuki.

 

• Orduevi düğün salonlarına; sarık-cüppe-çarşaf gibi çağ dışı ve devrim yasalarına aykırı kıyafetlerle girişi yasaklayan yönergeyi değiştirdi.
  Bu uygulamaya paralel olarak Adıyaman İl.J.K türbanlı öğrenciye diploma vererek bir ilke imza attı.

Normalleşme başladı paşam. Hani demokrasi var ya…?

• Balık koktu.

Evet bu sözünüz çok doğru. Bazı büyük balıklar kokmuştu şimdi kokan balıklar ayıklanıyor.

 

• Askeri sosyal tesislerden rütbe ve kıdeme göre faydalanma uygulamasına son verdi.
  Oysa, sadece askeri kurumlarda değil, sivil-resmi- özel kurumlarda da uygulanmaktadır.
  Askeri sosyal tesislerdeki abartılı uygulamalar düzeltilebilirdi.
  Düzenlemeyle; askeri protokolde esas olan rütbe ve kıdem esasına, dolayısıyla disipline de zarar verildi.

Demokrasiyi yine hatırlatmam gerekecek Paşam. Demokrasi…!

 

• Devlet protokolunda Gnkur. Bşk. yerini korurken, kuvvet komutanları ve generaller geriye itildi. Diyanet İşleri Başkanı öne geçti. Tuğgeneraller dışarıda bırakıldı.
  TSK burada da itibar kaybı yaşadı.

Bu kadar kısa sürede bu kadar başarı(!) herkese nasip olmaz.
Devamını bekliyoruz.

Demokrasiiii…!

 

• Sayın Genelkurmay Başkanı kutlanmaya değer.
  TSK gelenekleri ve anlayışına göre komutan aynı zamanda BABA sayılır.
  Gnkur. Bşk., eğer Başbakan veya Cumhurbaşkanı’na devretmezse TSK personelinin babasıdır.
  Bu BABALAR GÜNÜ ona kutlu olsun.

Gönülden bir kutlama SİLİVRİ, HASDAL, HADIMKÖY, MALTEPE, SİNCAN ve MAMAK‘ta hukuksuzluğun ve kindarlığın tutsağı YİĞİT, YURTSEVER BABALAR‘a.

Evet; İnançları yüzünden TSK’dan atılan 1600 kişi yetim kalmıştı. BABALARI darbe planları yapıyor, inançlı evlatlarını dışlıyordu. Fişleyip olmadık suçlar isnad ederek gelecekler karartılıyor, ocaklara hüzün düşüyordu. BABALAR başka işler peşindeydi. 28 Şubat sürecinde her bir BABA büyük firmalardan ve bankalardan haraç toplamakla meşguldüler. Anlarsiniz ya racon kesiyorlardı yani.Hortumlamalar alıp başını gitmişti.

Bunlar sizin BABALARINIZDI. Kendini Cumbaba ilan edip sülalesine memleketi hortumlatanlar da sizin babalarınızın sınıfındandı.

Bizim babalarımız namusları ile çalışıp kazanmak peşindeydi.

Sizin anladığınız manadaki BABALIK devri, racon kesme devri bitti. Artık demokrasi var. Suç işleyen ceza görür.

• 
  Beni, dürüstlük ve insan sevgisi mirası ile ödüllendiren rahmetli babam da ışıklar içinde yatsın.

 

Son cümlenizin iyi niyet içinde söylenmiş olduğundan varsayımla cevap vermeyeceğim.

 

Sayın Paşam. Demokrasi dersi zor anlaşılır. Emek vermek gerek. Demokrasiyi anlamak için üniformalardan sıyrılmak gerek. Siviller gibi düşünmek gerek.

Daha çok yazar çok söylerim de demokrasinin de bir sınırı var Paşam.

 

Ahmet TÜRKAN - HABERNAME

Tweet