ONURLU DURUŞ –EL ZEYDİ VE IRAK’IN SESİ

Cuma, 29 Mart 2024 11:49 Ahmet TÜRKAN
Yazdır

El Zeydi İşgalci ABD başkanı Bush’a ayakkabı fırlattı diye şimdilerde yargılanıyor. 1991 Körfez Harekatından 2003 Irakı’ının ABD tarafından işgaline kadar geçen 12 yıl süre ile işgal planları yapan ABD kendi güdümündeki Avrupa ve Birleşmiş Milletlere baskı kurarak işgalini meşru göstermeye çalıştı. Bütün Dünya bu kepazeliği bir anlamda yedi. Belki de sesini çıkartamadı. Irak halkı da Saddam’ın zalim olduğuna inandırıldı ve ihanet etmesi sağlandı. ABD Irak’ı işgal etiği zaman Irak Halkı ve Askerleri neredeyse savaşmadan Irak’ı ABD’ye teslim ettiler. Şimdi

anladılar ne kadar hata ettiklerini, ama iş işten geçti. El Zeydi bunu geçte olsa anlayanlardan biri olarak, tepkisini ayakkabısını fırlatarak dile getirdi.

 

Elinde silah olsaydı belki de silahla saldırabilirdi. Başka bir şeyi olsa onunla saldırırdı. Ama yoktu. O bir gazeteciydi. Bir kalemi ve fırlatabileceği 1 çift ayakkabısı vardı. Belki karnı bile açtı. Aç gözlü ABD ellerindeki serveti çalıyordu çünkü. El Zeydi bunu anladı. Tankerlerle kendi öz malı olan petrolün ABD’ye peşkeş çekilmesini hazmedemedi. Çalınan malına, çalınan, örselenen namusuna bir başkalıdırı idi bu. Karşısındaki şirrete atılabilecek başka neyi vardı ki. Hasan Tahsin misali eline geçirebildiği tek varlığı olan, onun yürümesine, ayakta kalmasına yardımcı olan sermayesini fırlatmıştı.

Ama derhal derdest edilip hapsedildi, hapiste kendi ırkından (belkide ABD Askerleri tarafından) polisler tarafından öldüresiye dövüldü, kemikleri kırıldı. Bakın El Zeyi’nin kardeşi bu konuda ne diyor.
BAĞDAT - George W. Bush’a ayakkabı fırlatan gazeteci Muntazar El Zeydi’nin ağabeyi Uday El Zeydi, kardeşinden böyle bir hareket beklemediklerini, televizyonda izledikleri görüntünün sürpriz olduğunu belirterek, Muntazar’ın aslında çok sakin bir insan olduğunu anlattı. Uday El Zeydi, Muntazar’ın olaydan hemen sonra Bush değil, Irak Başbakanı Nuri El Maliki’nin korumaları tarafından sert bir müdahaleye maruz kalmasını da eleştirerek, şunları söyledi: “Bush’un korumaları, Maliki’nin korumalarına bağırarak, Muntazar’a vurmamalarını istedi. Maliki’nin korumaları Iraklı oldukları için kardeşimi dövdü. Maliki’nin korumaları değil, Bush’un korumalarının Muntazar’a müdahale etmesi gerekirdi. Bu bizi çok şaşırttı. Herkes televizyonda kardeşimin nasıl dövüldüğünü izledi. Görünen bu ise görünmeyen çok daha kötüdür.”
Ama mahkemede ben bunu bilerek ve isteyerek yaptım diye onurluca durabildi. Korkmadı, tırsmadı.
Şerefini 2 paralık etmedi.

Şimdi Davos’ta İsrail Cumhurbaşkanına tavır koydu diye Sayın Başbakanı eleştirenler var. Bunların çoğu diplomat ve ne yazıktır ki Dışişlerinde görev yapmış ülkemizi bir şekilde temsil etmiş kişiler. Bunca yıldır Uluslararası arenada neden adam yerine konulmadığımız, neden kaale alınmadığımız bu açıklamalardan sonra aslında çok net bir şekilde anlaşılmaktadır. Adam gibi adam yetiştirememişiz. 10 paralık çıkarları uğruna Memleket meselelerini dile getiremeyen basit, pısırık, aşağılık zihniyetli diplomatlar yüzünden ezilip gitmekteymiş şerefimiz, haysiyetimiz. Cihan Devleti Osmanlı’nın torunlarının düştüğü maskaralığa bakın. Kanal kanal gezip, işi gücü bırakıp Katil İsrail’in avukatlığını yapıyorlar. Neymiş Türkiye Uluslararası Siyasette itibar kaybedermiş, İsrail ile ilişkiler bozulurmuş. Yeter artık zırvalamayı bırakın da oynanan oyunların farkında olun.

Ne olacak İsrail ile ilişkiler bozulursa.

19.02.2009 yani dün duruşması vardı El Zeydi’nin. Boyalı basın hiç değinmedi. Ne olacak ki kendi adamlarından sopa yedi, kimse arkasında durmadı. Sadece Irak halkı ve bu işin içindeki çetrefili anlayan aydın görüşlü insanlar destek oldular ve duygularını dile getirebildiler.

Selam sana El Zeyd. Davan masum Ülkelere ve insanlara örnek olsun. Biz de zamanında, Sütçü İmamlar, Hasan Tahsinler, Fatma Bacılar görmüştük. Allahuekber diyerek son mermiyi kovana yerleştirip koca zırhlı gemiyi Egenin sularına gömen Seyyit Onbaşılar görmüştük. Şimdilerde bizde sıkıntılıyız. Azıcık dik durmaya kalksak içimizdeki zavallılar bize saldırıyor.

Davanda sadık ol. Rabbim sana yardımcı olsun. Dualarımız Sen ve Irak Halkı içindir. Kanayan yara Filistin ve Gazze içindir.

Ahmet TÜRKAN - HABERNAME
Bu e-Posta adresi istek dışı postalardan korunmaktadır, görüntülüyebilmek için JavaScript etkinleştirilmelidir

20.02.2009 Cuma