“Siz Beni Zikredin, Ben de Sizi Zikredeyim!"

Cuma, 19 Nisan 2024 01:07 Ahmet TÜRKAN
Yazdır

Hayat acı-tatlı devam ederken, ölüm bize şimdilik uzak gibi görünürken “Siz beni zikredin, ben de sizi zikredeyim!” ilahi sözünü ne kadar içimize sindirebildik? Günahlarımıza tövbeyi bırakmayarak, hiçbir mahlûka karşı kibir ve gurur göstermeden, riyâya düşmekten korkarak, haset mi ettim gıpta mı endişesi duyarak, Müslümanların dertlerine üzülerek, en önemlisi dua ederek, duyarlı bir insan olabiliyor muyuz?İşin garibi insan zikrullahtan uzakken gafletini fark edemiyor, ancak ayıkınca “Gafletteymişim!” diyebiliyor. Bu yüzden bizi ayıltacak ibadetlerle, zikrullahla hemdem olmamız gerek. Dua edelim de, Allah bizi ayıltsın!"Allah için yaşamak!" akl–ı selimin ulaştığı nihai noktalardan biri. Aslında bu, nefsimiz için değil Allah için yaşamak fikri, bize çocukluğumuzda aşılanmalıydı. Çünkü bu fikre ulaştıktan sonra artık hayat bir “ibadet” halini alıyor. Her ne yaparsak Allah için yapmak, ne güzel bir hayat düsturu. Allah bizi bu sonuca ulaşabilenlerden eylesin.

“Fezkurûni” buyruluyor: “Beni zikredin ki; ben de sizi zikredeyim!”
Allah’ın sizi zikretmesi ne demektir, düşünebiliyor musunuz?