28 ŞUBAT SÜRECİ YARGILANMALIDIR

Cuma, 19 Nisan 2024 20:16 Ahmet TÜRKAN
Yazdır

12 Eylül darbesi kendi açısından başarılı bir şekilde sonuçlanmıştır. Müsebbipleri  anayasayı değiştirerek sistemi vesayet altına almışlar, kanunlar önünde dokunulmazlık zırhlarına bürünmüşlerdir.
!2 Eylül Referandumu ile darbeciler hakkında yargılanamaz maddeleri kaldırılmış ve yargılanmalarına yol açılmıştır.
Henüz somut bir adım atılmamış olsa da darbecilerin yargılanabilmesi artık hukuken mümkündür. Yapılan suç duyuruları reklamdan öte geçmemiştir. 12 Eylülcüleri yargılayalım diyen bazı siyasiler referandumda “HAYIR” diyerek ciddiyetsizliklerinin her ne kadar ortaya döktülerse de büyük ekseriyet “EVET” diyerek bu kapıyı aralamıştır.
28 Şubat post modern darbesinin yapanlar sütten çıkmış ak kaşık misali kenarda beklemektedirler. Pek çoğu emekli olmuş müsebbipler emekli olmadan önce kendi sistemlerini devam ettirecek ekipleri de organize etmişlerdir.
Bu gün yargı önünde olan Balyoz Darbe Planı sanıklarının temelini 28 Şubat Post modern darbesinin planlayan ve uygulayanlar ile başlatmak problemin çözümünde temel teşkil etmelidir. Balyoz ve adlarını sayfalara sığdıramayacağımız diğer planlar ise 28 Şubat zihniyetinin mirasıdır.
28 Şubat süreci hem ekonomik, hem sosyal sonuçları açısından sorgulanmalı ve de yargılanmalıdır.
28 Şubat sürecinden hemen sonra yaşanan banka hortumlamaları bu zihniyetin ürünüdür.
Sorumlular ile siyasetin ilgisi nedir?  Sorumluları ile TSK ilişkisi nedir?
Tümü sorgulanmalıdır.
28 Şubat sürecinde rol alan Paşalara bankaların üst yönetimlerinde neden görev verilmiştir?
Aşağıdaki anekdotlar çok ilginçtir.
***(Orgeneral Teoman Koman emekliliğinin ardından İnterbank’ta göreve başladı. Banka, ‘kirli’ ilişkilerin değişmez ismi, hortumcu Cavit Çağlar’a aitti.Bu başlık linkini verdiğimiz bir haber sitesine aittir.)***
***Çevik Bir ve Teoman Koman'ın Adının Karıştığı Arazi Yolsuzluğu Raporu, Ergenekon Belgeleri Arasında Çıktı***
Bunlar nedir böyle.
28 Şubat sürecinde TSK’yı yönetenler ile ilgili internette kısa bir arama yaparsanız pek çok benzer habere ulaşabilirsiniz. Örnek linkler verilmiştir.
28 Şubat sürecinde durup dururken mesleklerinden yargı yolu kapatılarak disiplinsizlik suçlaması ile ihraç edilen 1800 civarında subay ve astsubayın suçu nedir?
Bu gün yargıdan fellik fellik kaçanlar, hastane köşelerinde saklananlar, 28 Şubat sürecinde yargı yolunu neden kapatmışlar ve uydurma evraklarla insanları işinden, gücünden ederek telafisi imkansız acılara gark etmişlerdir?
İçine düştükleri durumları yenemeyerek intihar eden masumların vebalinin kim üstlenecek?  Bu zulme kim dur diyecek?
28 Şubat 1000 yıl devam edecek diye haykıranlar insanların mağduriyetlerini neden görmezden geldiler? Neden siyasete müdahale ederek ülkeyi kaosa sürüklediler?
2001 krizi de yukarıda belirttiğimiz hortumlamalar ile alakalıdır. Hükümet bazı çevrelere yaranmak adına süreci yönetememiştir.
Bir günde 10 milyar dolar civarında sermaye kül olup savrulmuştur.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de aynı senaryoyu oynamak istediler, lakin halkımızın duyarlılığı fitnelerine fırsat tanımadı.
Türkiye Cumhuriyetinin adaleti bu adaletsizliği sorgulamalı ve çözümsüzlüğün cevabını 28 Şubatı icat edenlerden, uygulayanlardan, sürdürenlerden ve de 1000 yıllık plan yapanlardan istemelidir.

NOT: Yazımı yayına hazır hale getirdiğim 27 Şubat öğlen saatleri sırasında 28 Şubatın en büyük siyasi mağduru, dönemin Başbakanı Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN vefat etti.  Kendisine Allah’tan rahmet, mağfiret, kederli ailesine ve Saadet Partisi mensuplarına sabırlar dilerim.

Ahmet TÜRKAN