Satınalma Fonksiyonları

Perşembe, 28 Mart 2024 09:45 ahmet türkan
Yazdır

22.12.2016 tarihinde Abant İzzet Baysal Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrenci topluluğunun organize etmiş olduğu “Kariyer Günleri Etkinliği”ne katılarak aşağıdaki sunumu öğrenciler ile paylaştım. Öğrenciler tarafından ilgi ile dinlenen sunumumu okuyucularım ile de paylaşmak istedim.

 

Giriş

 

Satınalma firmaların ihtiyaç duyduğu mal ve hizmetlerin, uygun maliyetle, uygun zamanda ve uygun sürede tedarik edilmesi işidir. Alınan malların uygunluğu, son kullanma tarihleri, stoklanabilirliği, bakım ve onarım maliyetleri, kullanılabilirliği gibi pek çok etmenlerin bir arada olduğu girift bir faaliyettir.

Satınalma; Tedarik Zinciri Yönetimi sisteminin sadece bir basamağıdır. Buradaki asıl amaç tedarik zincirinin doğru yönetilmesidir.

Tedarik Zinciri Yönetimi, malzemelerin ve bilgilerin tedarik zinciri boyunca tedarikçiler ve müşterileri arasında karşılıklı akışının etkin ve doğru şekilde sağlanmasına yönelik yönetsel görevlerin tamamı olarak tanımlanabilir.

Bu kapsamda tüm tedarik zinciri operasyonlarının tasarımı, planlaması, işletilmesi, kontrolü ve izlenmesi ele alınabilmektedir. Tedarik zinciri boyunca üretilen değeri artırmak, rekabetçiliği artıracak şekilde satın alma, üretim ve lojistik süreçlerini düzenlemek, talep ile tedariği dengeleyecek şekilde koordinasyon ve senkronizasyon sağlamak  temel amaçlar olarak sıralanabilir.

Tedarik zinciri yönetimi faaliyetleri kurumsal yönetim fonksiyonları ve departmanlar detayında farklı düzeylerde incelenebilir. Kurumsal başarı kriterleri doğrultusunda, kurumların belli teknikler ve yaklaşımlar uygulayarak alması gereken çok sayıda tedarik zinciri yönetim ve planlama kararı söz konusudur. Bu kararlar aşağıdaki şekilde özetlenmiştir.

Her kurumun almak zorunda olduğu temel kararlar şu şekilde sıralanabilir:

Talep Planlama kararları ile uzun, orta ve kısa vadeli öngörüler oluşturularak kurumun gelecekteki satın alma, üretim ve lojistik ihtiyaçları belirlenir. Kurum bünyesindeki tüm planlamalar Talep Planlama'nın üreteceği tahminlere dayalı olarak yapılır

Stratejik Yatırım ve Tedarik Ağı Tasarımı kararları ile üst yönetimin aldığı stratejik kararlar ile kurumun tedarik zincirinin fiziksel yapısını belirlediği süreçtir. Bu kapsamda tedarik kaynakları, üretim tesisleri, depolar, vb. tesislerin konumları ve yapıları ile tesisler arası taşımacılığın yöntemleri ve biçimleri belirlenir.

Master Planlama kararları ile orta ve uzun vadede öngörülen talep ile sağlanabilecek tedariğin dengelenebilmesi için departmanlar arası koordinasyonun ve senkronizasyon sağlanabilir. Klasik anlamda "Bütçeleme", bu kapsamda yer alır. Burada Satış ve Operasyon Planlama (S&OP) gibi yenilikçi planlama süreçleri uygulanabilmektedir

Üretim Planlama kararları ile müşterinin gerçekleşen talepleri veya beklenen talep tahminleri karşılanacak şekilde üretim miktarları, kapasiteleri ve iş akışları belirlenir ve üretim ortamı organize edilir

Satın Alma ve Malzeme Planlama kararları ile üretimde veya hizmet sunumunda kullanılacak her türlü hammaddenin tedarik zinciri ağı üzerinden tedarikine yönelik zamanlama ve miktarları belirleyen planlama faaliyetleri yürütülür

Lojistik ve Dağıtım Planlama kararları ile tedarik zinciri boyunca her türlü malzemenin doğru zamanda doğru yerde hazır edilmesine yönelik taşıma, üretim ve depolama gibi faaliyetleri yürütülür.

Operasyonel Çizelgeleme kararları ile yapılması gereken işlerin veya görevlerin hangi kaynaklar tarafından hangi zaman aralıklarında yapılacağı detaylı şekilde belirlenir.

Süreç ve Kalite Yönetimi kararları ile tüm satın alma, üretim, depolama ve lojistik süreçlerinin sürekli olarak iyileştirilmesi, bu sayede de müşteriye sunulan hizmet düzeyinin artırılması ve maliyetlerin düşürülmesi sağlanır.

Tedarik Zincirinin doğru çalışması aynı zamanda Kurumsal Kaynak Planlaması (kkp) yani  Enterprise Resource Planning (ERP) ile de ilişkilidir. Şöyle ki,

ERP İşletmelerde mal ve hizmet üretimi için gereken işgücü, makine, malzeme gibi kaynakların verimli bir şekilde kullanılmasını sağlayan bütünleşik yönetim sistemlerine verilen genel addır. ERP sistemleri, bir işletmenin tüm veri ve işlemlerini bir araya getirmeye veya bir araya getirilmesine yardımcı olmaya çalışan ve genelde kullanımı kolay olan sistemlerdir. Klasik bir ERP yazılımı işlem yapabilmek için bilgisayarın çeşitli yazılım ve donanımlarını kullanır. ERP sistemleri temel olarak değişik verilerin saklanabildiği bütünleşik bir veritabanı kullanırlar.

Kurumsal kaynak planlaması anlam olarak, işletmenin tüm kaynaklarının birleştirilip, verimli olarak kullanılması için tasarlanmış sistemlere denmektedir. ERP kavramı ilk olarak üretim çevrelerinde kullanılmaya başlansa da; günümüzde ERP sistemleri çok daha geniş bir alanda telâfuz edilmektedir. ERP sistemleri, bir işletmenin iş alanına ya da ismine bakmadan, işletmenin tüm temel işlemlerini kendi yapısı altında toplayabilir. İşletmenler, kâr amacı olmayan kuruluşlar, vakıflar, hükümetler veya diğer varlıklar ERP sistemlerini kullanabilirler.

ERP sistemleri iki veya daha fazla yazılımı bir araya getirerek bir yazılım paketi halinde de sunulabilir. Bu gibi sistemlere ERP yazılım paketleri denir. Teknik olarak ise ERP yazılım paketleri hem maaş bordro akışlarını hem de muhasebe işlevlerini bünyesinde barındırır.

Buna rağmen, ERP yazılım paketi tanımı daha çok büyük ve geniş uygulamalar için kullanılmaktadır. Bir ERP sistemi kullanıcının, iki veya daha fazla bağımsız yazılımın ara yüzü ile karşılaşmasını engeller ve ek avantajlar sağlar. Yazılımların standartlaşmasını, birçok yazılım kullanmak yerine tek bir yazılım kullanılmasını, tüm veriler genellikler tek bir veri tabanında saklandığından kolay ve yüksek rapor alma, durum değerlendirme gücünü sağlar.

Bir ERP yazılımı bünyesinde genelde bağımsız olarak çalışan üretim, finans, müşteri ilişkileri yönetimi, insan kaynakları, stok yönetimi gibi çeşitli uygulamalar bulunabilir.

Proje Müellifi Mimar ve İnşaat Mühendisleri için Tedarik Zincirinin önemi,

İnşaat mühendisleri ve mimarlar için Tedarik Zinciri yönetim mantığı son derece önemlidir. Tedarikçi, Malzeme, Termin, Alternatif ürünler, İkame mallar gibi tedarik zinciri terminolojisini iyi bilmeli ve gerektiğinde bu bilgileri projelerinde ve tasarımlarında doğru ı-uygulayabilmelidirler.

Zamanımızın kısıtlı olmasından dolayı bu hususun doğru anlaşılması için aşağıdaki önemli bulduğum anekdotu sizlerle paylaşmak istiyorum.

Sehzadebaşı ve Koca Sinan

Bir Mimar Sinan eseri olan Şehzadebaşı Camii'nin 1990'lı yıllarda devam eden restorasyonunu yapan firma yetkililerinden bir inşaat mühendisi, caminin restorasyonu sırasında yaşadıkları bir olayı TV'de şöyle anlatmıştı.

Cami bahçesini çevreleyen havale duvarında bulunan kapıların üzerindeki kemerleri oluşturan taşlarda yer yer çürümeler vardı. Restorasyon programında bu kemerlerin yenilenmesi de yer alıyordu. Biz inşaat fakültesinde teorik olarak kemerlerin nasıl inşa edildiğini öğrenmiştik fakat taş kemer inşası ile ilgili pratiğimiz yoktu.


Kemerleri nasıl restore edeceğimiz konusunda ustalarla toplantı yaptık.  Sonuç olarak kemeri alttan yalayan bir tahta kalıp çakacaktık.  Daha sonra kemeri yavaş yavaş söküp yapım teknikleri ile ilgili notlar alacak ve yeniden yaparken bu notlardan faydalanacaktık. Kalıbı söktük. Sökmeye kemerin kilit taşından başladık. Taşı yerinden çıkardığımızda hayretle iki taşın birleşme noktasında olan silindirik bir boşluğa yerleştirilmiş bir cam şişeye rastladık.


Şişenin içinde dürülmüş beyaz bir kağıt vardı. Şişeyi açıp kağıda baktık. Osmanlıca bir şeyler yazıyordu. Hemen bir uzman bulup okuttuk. Bu bir mektup idi ve Mimar Sinan tarafından yazılmıştı. Şunları söylüyordu:  

“Bu kemeri oluşturan taşların ömrü yaklaşık 400 senedir. Bu müddet zarfında bu taşlar çürümüş olacağından siz bu kemeri yenilemek isteyeceksiniz. Büyük bir ihtimalle yapı teknikleri de değişeceğinden bu kemeri nasıl yeniden inşa edeceğinizi bilemeyeceksiniz. İşte bu mektubu ben size, bu kemeri nasıl inşa edeceğinizi anlatmak için yazıyorum.”


Koca Sinan mektubuna böyle başladıktan sonra o kemeri inşa ettikleri taşları Anadolu’nun neresinden getirttiklerini söyleyerek izahlarına devam ediyor ve ayrıntılı  bir biçimde kemerin inşasını anlatıyordu. Bu mektup bir insanın, yaptığı işin kalıcı olması için gösterebileceği çabanın insanüstü bir örneğidir.


Bu mektubun ihtişamı, modern çağın insanlarının bile zorlanacağı taşın ömrünü bilmesi, yapı tekniğinin değişeceğini bilmesi, 400 sene dayanacak kağıt ve mürekkep kullanması gibi yüksek bilgi seviyesinden gelmektedir. Şüphesiz bu yüksek bilgiler de o koca mimarın erişilmez özelliklerindendir.


Ancak erişilmesi gerçekten zor olan bu bilgilerden çok daha muhteşem olan 400 sene sonraya çözüm üreten “sorumluluk duygusu”dur.

Günümüz Tedarik zinciri yönetim mantığı aslında budur, bir farkla Mimar Sinan’ın 400 sene önceki sorumluk bilinci yerine günümüz ihtiyaçlarının, sorunlarının tek tek çözüm aşamalarından geçerek olgunlaşmasıdır.

Teknolojik gelişmeler ise bu tedarik zinciri yönetimi mantığının ana dinamiğidir.

Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.

 

Ahmet TÜRKAN

Son Güncelleme: Perşembe, 28 Mart 2024 09:45